-
1 таскать
1) см. тащить 1), 2), 3), 4), 5), 7)он таска́л меня́ с собо́й по ра́зным города́м — beni ardı sıra kent kent sürüdü
2) разг. çekmekтаска́ть кого-л. за́ уши — birinin kulağını çekmek
3) разг. giymekне таска́й но́вый костю́м на рабо́ту! — işe giderken yeni esvabını giyme!
4) разг. taşımakчто ты всё таска́ешь э́тот портфе́ль? — şu çantayı ne taşıyıp durursun hep?
-
2 драть
yırtmak; soymak; kırbaçlamak* * *1) ( рвать) yırtmak2) soymakдрать кору́ с чего-л. — kabuğunu soymak
3) разг. (сечь плетью, кнутом и т. п.) kamçılamak, kırbaçlamakдрать кого-л. за́ уши — birinin kulağını çekmek
4) ( о хищных животных) paralamak••драть втри́дорога — anasının nikahını istemek
-
3 надрать
сов., в соч.надра́ть у́ши кому-л. — разг. birinin kulağını çekmek
-
4 отодрать
См. также в других словарях:
kulağını çekmek — 1) (birinin) ceza olarak kulağını tutup bükerek çekmek 2) (birinin) uyarmak için hafif bir ceza vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kulak — 1. is., ğı, anat. 1) Başın her iki yanında bulunan işitme organı Kulaklarımın uğultusu içinde, söylediği lakırtıların hiçbirini duymuyordum. H. C. Yalçın 2) anat. Bu organın, sesleri toplayıp içeriye almaya yarayan dış bölümü Elleriyle… … Çağatay Osmanlı Sözlük